b sinemasından ayrı duran yanı da, filmin kapitalist amerikan tüketim toplumunun eleştirisi. iki arada duran ama kendince de bilimkurgu sinemasında yer edinen bir film They Live.
Filmin kahramanı taşradan büyük bir şehre göç eden ve amerikan sistemine inanan, ağır işlerde çalışıp bir gün rüyasını gerçekleştireceğini düşünen Dana, bir inşaatta işçi olarak çalışmaya başlar. burada edindiği arkadaşları sayesinde, gökdelenlerin arkasında derme çatma barakalarla kurulu komünvari bir mahalleye yerleşir. burda sıcak yemek ve başını sokabileceği bir çatı vardır. buradaki insanlar ise televizon karşısında adeta uyutulur, zaman zaman yayını bozan sistem karşıtı korsan yayınlar ise onların keyiflerini kaçırmaktan başka bir işe yaramaz. bir geceyarısı polis buradaki komünü dağıtır ve yaşanmaz bir yer haline getirir. filmin kahramanı, daha önce şüphelendiği duvarında "onlar yaşıyorlar, biz uyuyoruz!" yazısı yazan kilisede gözlükler bulur... gözlükleri takıp şehirde dolaşırken, reklam panolarının altında gizli mesajları görür (itiat et, televizyon seyret, düşünme, tüket, evlen ve çocuk yap,) sadece bununla kalmaz aynı zamanda dünyayı istila eden uzaylılar da bu gözlükler sayesinde görünmektedir.
şehire sinyallerle "uyu" diye sinyaller verilmekte, gazeteler, televizyonlar ve reklamlar sürekli tüketmeye çağırırken, insanlık yavaş yavaş bu tüketim zincirinde kaybolmaktadır. kahramanımız ise eline silahı alır ve şehri onlardan temizlemeye başlar...
kapitalist sisteme getirdiği eleştiriyle, gözlüklerin takılması için iki arkadaşın öldüresiye kavga ettiği sahneyle (ki burda kimine göre, insanın gerçeği görmek istememesi anlatılır) filmin sonunda bütün kahramanların ölmesiyle, amerikan sinemasında önemli bir bilimkurgu filmi They Live/ Yaşıyorlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder